Çok eski zamanlardan beri insanlar önceleri yün ve ipek, sonraları pamuk ve keten gibi doğal liflerden faydalanmışlardır. Ancak nüfusun artması ile birlikte doğal lifler talebi karşılayamaz olmuştur. Sentetik liflerin bulunması ve gelişmesi bundan sonra başlamıştır.

Sentetik liflerle ilgili ilk çalışmalar Alman kimyagerler tarafından yürütülmüştür. 1927 yılında ilk sentetik lif üretilmiştir. Ancak ticari anlamda yoğun şekilde üretilmesi 1940’ların başlarında naylon ile olmuştur. 1950’li yıllarında başlarında akrilik elyaf, 1950’li yılların ikinci yarısında ise polyester ve polipropilen üretimi başlamıştır.

Ülkemizde ilk selülozik elyaf üretimi 1938 yılında, sentetik elyaf üretimi ise 1964 yılında olmuştur. Önceleri polyamid elyaf fazla üretilirken, sonraları akrilik ve polyester elyaf daha fazla üretilmeye başlanmıştır. Ülkemizde sentetik iplik sektörü asıl 2000 yılından itibaren yeni bir dönüşüm sürecine girmiştir. Bu sırada dünyadaki son teknolojik gelişmelerden yararlanılmış ve kapasite ve çeşitlilik bakımından üst seviyeye çıkılmıştır.

Plastik ve sentetik elyaflar neticede kimyasal yollardan elde edilen liflerdir. Kimyasallar ise günümüzde kontrol altında tutulmakta, bunların kaydı, değerlendirilmesi, izni ve kısıtlanması belli kriterlere bağlanmaktadır. Bu konuda REACH uygulaması, Avrupa Birliği ülkelerinde sürdürülen yeni kimyasallar politikasının bir sonucudur. REACH direktifi ile Avrupa Birliği ülkelerinde kimyasallara ilişkin mevcut birçok yasal düzenleme tek bir çatı altında toplanmıştır. Bu şekilde insan sağlığı ve doğal çevrenin korunması hedeflenmiştir.

Kuruluşumuz plastik ve sentetik elyaflar kapsamında REACH veri yönetim aracı hizmetleri vermektedir. Bu çalışmalar sırasında yerli ve yabancı kuruluşlar tarafından yayınlanan standartlara ve genel kabul gören test ve analiz yöntemlerine başvurulmaktadır.

Plastik ve sentetik elyaflar kapsamında verilen REACH veri yönetim aracı hizmetleri yanı sıra laboratuvarımızda başka ölçüm, test ve analiz çalışmaları da yapılmaktadır.