Civa tespiti, analizi ve çeşitlemesi çalışmaları, genelde işletmelerin proses sularında yapılmaktadır. Bu sularda aranması gereken en önemli kirletici kaynak civadır. Suya karışan civa, bakteriler ve canlı organizmalar tarafından alınarak metil civaya çevirilir. Organik civa bileşiği olan metil civa, son derece zehirli bir maddedir. 1 ppm’den daha düşük miktarda (1 litre sıvı içinde 1,5 mg civa) kirlilik bile canlı organizmalarda birikerek kronik zehirlenmelere yol açabilir.

Doğada inorganik formda bulunan civa, organik formu ile çeşitli yollardan toprak veya suya geçer.

Büyük işletmelerde civa, metallerle, örneğin alüminyum ile alaşım oluşturduğu zaman, çok ciddi problemlere neden olabilir. Sıvı metal kırılganlığı denilen bu durum işletmeler için ciddi bir tehlike unsurudur.

Büyük yakma tesislerinde kömürün yanması ve bakır cevherin işlenmesi sırasında civa uçucu hale gelir ve civa bileşikleri bacadan havaya karışır. Yeterli arıtma yapılmamışsa uçucu kül içinde bulunan civa toprağa ve yüzey sularına karışarak birikmeye başlar. Civa miktarının yüksek konsantrasyonlara çıkması büyük tehlikedir. Göllerde rastlanan civanın en önemli kaynakları, demir çelik işletmeleri, kömür yakan termik santraller, evsel atıksu arıtma çamurları ve çöp yakma tesisleridir.

Gelişmiş laboratuvarlar tarafından yapılan toprak ölçüm, test ve analizleri, işletmelerin çevrenin korunmasını sağlamak ve doğal koşulların sürdürülebilirliğini kanıtlaması açısından son derece önemlidir. Bu çerçevede laboratuvarımız tarafından laboratuvar özel analizleri çerçevesinde civa tespiti, analizi ve çeşitlemesi çalışmaları da yapılmaktadır. Bu çalışmalar sırasında yerli ve yabancı kuruluşlar tarafından belirlenen standartlara ve kabul görmüş test ve analiz yöntemlerine başvurulmaktadır.

Ayrıca civa tespiti, analizi ve çeşitlemesi çalışmaları yanı sıra laboratuvarımızda başka ölçüm, test ve analiz hizmetleri de verilmektedir.