Gemilere yüklenen balast suları ile bir ekosistemdeki canlı organizmalar çok uzak mesafelere taşınabilmekte ve bu yeni eko sistemdeki canlıların yaşamı bazen tehdit edilmektedir. Bu konuda yaşanan en büyük tahribat ile, yakın zamanda Amerika Göller Bölgesi’nde karşılaşılmıştır. Bu bölgede görülen zebra midyesi istilası sonucu iki yüze yakın canlı türü tahrip edilmiştir. Zebra midyeleri Amerika sularının neredeyse yüzde 40’ına yayılmıştır ve verdiği zararın eknomik boyutu bir milyar doları aşmıştır. Bu yüzden balast sularının temizliği ve analizi artık yaşamsal bir boyut kazanmıştır.

2017 yılında yürürlüğe giren Gemi Balast Suları ve Sediment Kontrolü ve Yönetimi Uluslararası Sözleşmesi’ni 54 ülke imzalamış durumdadır.

Balast suyu sitemlerini inceleyen, karşılaştıran ve seçimi konusunda yol gösteren birçok çalışma bulunmaktadır. Sözü edilen sözleşmeye göre, uluslararası deniz trafiğine katılan bütün gemilerin, belirlenen standartlara göre balast sularını ve sedimentlerini kontrol ettirmeleri gerekmektedir. Bunun yanında bütün gemilerin, balast suyu kayıt defteri ve balast suyu yönetimi belgesi bulundurmaları gerekmektedir.

Balast sularının temiz olduğunu ve içinde hangi organizmaların bulunduğunu test etmek için biyotik endeks tanımlaması yapılmaktadır. Ancak biyotik endeks tanımlaması atık su emisyonlarının çevreye ve doğal su kaynaklarına yaratabileceği etkilerin seviyesini belirlemek için de kullanılmaktadır. Biyotik endeks örneklemesi ile, doğal su kaynaklarınde ve tortularında yaşayan organizmalar test edilmekte ve su kalitesi tespit edilerek, yapılacak su arıtma işlemi belirlenmektedir.

Akredite olmuş laboratuvarlar tarafından su ölçüm, test ve analizleri yapılırken, işletmelerin doğal çevrenin korunması ve doğal koşulların sürdürülebilirliğini sağlaması açısından kendilerini kanıtlamalarına destek olunmaktadır. Bu kapsamda olmak üzere laboratuvarımız tarafından biyotik endeksler konusunda çalışmalar yapılmaktadır. Bu çalışmalar sırasında, resmi kuruluşlar tarafından çıkarılan yasal düzenlemelere, yerli ve yabancı kuruluşların yayınladığı standartlara ve genel kabul görmüş test ve analiz yöntemlerine uyulmaktadır.